PAÜ Hastanesi Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Belda Dursun açıklamalarda bulundu ; Kronik böbrek hastalığı dünya çapında önemli bir halk sağlığı sorundur, erken farkedilip tedavi edilmediği zaman ağır böbrek yetmezliği, kalp-damar hastalıklarına ait komplikasyonlar ve ölüm ile sonuçlanabilir. Dünya genelinde kronik böbrek hastalığının görülme oranı %10-12 civarında olup, kadınlarda bu oran %14’e kadar çıkabilmektedir. Türk Nefroloji Derneği tarafından yapılan ülke çapındaki bir tarama çalışmasında ülkemizde kronik böbrek hastalığı oranı %16’ya yakın saptanmıştır ve dikkat çekici bu yüksek oranların altında yatan nedenler olarak giderek artmakta olan sigara kullanımı, obezite, diyabet ve hipertansiyon öne sürülmektedir. Genel popülasyon açısından değerlendirme yapıldığında kronik böbrek hastalığının en sık görülen nedenleri şeker hastalığı, yüksek tansiyon, nefritler, kistik böbrek hastalıkları ve ürolojik (idrar yollarında taş veya tıkanıklık) problemlerdir. Kontrolsüz şeker hastalığı, kontrolsüz hipertansiyon, kalp hastalığı, şişmanlık, ileri yaş, ailede böbrek hastalığı öyküsü, sigara ve sık ağrı kesici ilaç kullanımı kişiyi böbrek hastalığı açısından yüksek riskli hale getirmektedir. Kronik böbrek hastalığı çoğu kez belirti vermeden sinsi bir şekilde son döneme yani diyaliz aşamasına ilerlemektedir. Bu nedenle riskli kişiler başta olmak üzere herkesin düzenli olarak sağlık taramasından geçmesi, basit kan ve idrar testi ile böbrek fonksiyonlarını kontrol ettirmesi önemlidir. Erken teşhis ve tedavi edilemeyen kronik böbrek hastalığı son dönem böbrek yetmezliğine ilerlemekte, bu aşamada diyaliz ve böbrek nakli tedavileri gündeme gelmektedir.
Kronik böbrek hastalığının en önemli ve etkin tedavi şekli önlenmesidir. Bu noktada koruyucu hekimlik yaklaşımları ön plana çıkmaktadır. Özellikle kronik böbrek hastalığı olan veya bu açıdan yüksek risk taşıyan bireylerde böbrek fonksiyonun korunması son derece önemlidir. Böbrekler için risk oluşturan ilaçlar (bazı antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar) kullanılırken, tanı veya tedavi amaçlı görüntüleme işlemleri (örneğin ilaçlı tomografi ve anjiografi) sırasında, riskli ameliyatlar öncesinde ve sonrasındaki dönemde böbrek fonksiyonlarının hekim tarafından izlenmesi ve koruyucu önlemlerin alınması çok önemlidir. Gereksiz ve hekim kontrolünde olmayan ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Böbrek sağlığı açısından böbrekleri susuz bırakmamak ve yeterli su alımına özen göstermek, özellikle sıcak iklimde yaşayanlarda, daha da önemlidir.
Kronik böbrek hastalığının önlenmesinde toplumun tüm katmanlarına sorumluluk düşmektedir. Özellikle çocukluk çağından itibaren bireylerde hipertansiyon, şişmanlık ve şeker hastalığının önlenmesi son derece önemlidir. Gereksiz ilaç (özellikle ağrı kesiciler)
kullanılmaması, aşırı tuzlu ve yüksek kalorili beslenme şeklinin terk edilmesi, yeterli su içilmesi, düzenli egzersizin bir yaşam biçimi olarak benimsenmesi, sigara ve alkolden uzak durulması ve düzenli sağlık kontrollerinin yaptırılması kronik böbrek hastalığından korunmak açısından önemlidir.
Prof. Dr. Dursun özet olarak, kronik böbrek hastalığından korunmak için;
· Düzenli egzersiz yapın
· Sağlıklı beslenin ve vücut ağırlığınızı koruyun
· Tuzu azaltın, yeterli sıvı alın
· Sigara içmeyin
· Ağrı kesici ilaçlardan kaçının
· Kan basıncınızı ve kan şekerinizi düzenli olarak ölçtürün
· Risk grubunda iseniz böbreklerinizi düzenli olarak kontrol ettirin uyarılarında bulundu.
Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selçuk Yüksel yaptığı açıklamada ; “Ülkemizde çocuk böbrek hastalıklarının en sık sebebi idrar yolları enfeksiyonları ve işeme ile ilgili problemlerdir. Özellikle evde ve okulda idrarını çok bekleten tuvalete gitmekten imtina eden çocuklar risk altındadır. Doğru bir tuvalet alışkanlığının kazandırılması çocuklarda böbreği koruyan en önemli etmendir. Diğer taraftan yine çocukluk çağında böbreğin en önemli düşmanlarından biri paketlenmiş hazır gıdaların ve fastfood diye ifade edilen yiyeceklerin tüketimidir. Bitkisel kaynaklı zararsız olduğu iddia edilen maddelerin hekime danışılmadan kullanılması böbreğe zarar verici olabilir. Yeterli miktarda su tüketimi, günde 4-7 kez tuvalete gitme idrar renginin açık sarı ve yeterli miktarda olması çocuklarda böbrek sağlığının en önemli göstergelerindendir.” dedi.