Türk savaş tarihine altın harflerle yazılan,18 Mart 1915 tarihinde kazanılan, Çanakkale Zaferi’ni kutlamanın ve kutsal vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizin “Şehitler Günü’nü” idrak etmenin onurunu yaşamaktayız.
Çanakkale Zaferi, sonuçları itibarıyla, dünya tarihini etkileyen bir dönüm noktası olmuştur. Milletimizin imkânsızlıkları ve olumsuzlukları da yenecek derecedeki üstün vatan sevgisi, “Çanakkale Geçilmez” sözünü tarihe altın harflerle yazdırmıştır.
Bizler Çanakkale Zaferi’ni sadece geçmişimize ait bir başarı olarak değil, bugün güçlü bir şekilde sürdürmekte olduğumuz medeniyet yürüyüşümüzün en önemli ilham kaynaklarından biri olarak görmekteyiz.
Başkomutan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK “Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.” sözüyle Çanakkale’deki askerimizin manevi gücünü, ölümden korkmayan azim ve inancını, Türk Milletinin vatan uğruna canını feda etmekten asla kaçınmayacağını ve bu büyük zaferin hangi ruhla kazanıldığını gözler önüne sermektedir.
Çanakkale Zaferinde olduğu gibi bugün de gücümüz; yine milletimizin imanı, inancı, vatan, bayrak ve bağımsızlık sevdasıdır.
Kahraman şehitlerimizin, hakkı hiçbir surette ödenemeyecek fedakârlıklarını ve yakınlarının metânetini, bu millet daima minnetle hatırlayacaktır. Müsterih olunuz ki şehitlerimizin aziz kanlarıyla müdâfaa ettiği vatanımızı, onlardan tevarüs ettiğimiz azim ve şuurla korumaya devam edeceğiz.
Bu vesileyle; Çanakkale Zaferi’nin 105. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitleri Anma Günü münasebetiyle de; bu vatanı, bayrağı ve istiklâli bizlere mukaddes bir emanet olarak bırakan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatanını canından aziz bilen tüm Aziz Şehitlerimizi ve Kahraman Gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.